Makalelerim

Ben

Ben irademi kayıtsız koşulsuz halkın düşmanı Türk Devletine teslim ettim ama düşman karşıtı halk kuyruğa girmiş, iradesini bana imzayla teslim ediyordu.

Selim Çürükkaya / 21 Martta  Öcalan adına Diyarbakırda  bir açıklama yapıldı. Bazı çevreler bu açıklamanın “tarihi” bir süreci başlattığını söylüyor. Kürt gençlerinin boşu boşuna ölmesinin durdurulması dışında Kürtlere hiç bir yararı olmayan ve tarihin çöp sepetine atılacak bir değeri bile bulunmayan bu açıklamanın asıl püf noktası Öcalan’ın efendi değiştirmesidir. Süreç olarak değerlendirilen aşamanın da Kösenin yeni bir oyunundan başak bir şey değildir. İnananların ahmaklığı ve çaresizliğinden yararlananlar, büyük umutlarla başlayan bu oyunun diğerleri gibi çok kötü bir hüsran ile biteceğini biliyorlar. Bundan dolayı ben bu süreç ile ilgili şimdilik bir şeyler yazmak istemiyorum. Sadece okuyucularımdan iki şey istiyorum, birincisi yukarıdaki “kösenin” kelimesinin üzerini tıklayıp okumasını, ikincisi, aşağıdaki eski makalemi gözden geçirmesini istiyorum. Zira Öcalanın
ne olduğu anlaşılmadan Kürtler hiç bir şeyi ve hiç bir süreci anlayamazlar görüşümde hala ısrarcıyım:

“BEN,

Yeryüzünün en korkağıydım ama bütün cesurlar karşımda korkudan tir tir titrerdi.

Kişileri yererek alçaltırdım ama aynı kişiler tarafından da yüceltilirdim.

Gençleri „Kemalisttirler“ gerekçesiyle öldürürdüm ama kendim Kemalisttim..

Çoğu Kürdün duvarında benim fotoğrafım asılıydı ama benim duvarımda da Mustafa Kemal`in fotoğrafı vardı. 

Hücremde idam kararımın infazını korkuyla beklerdim ama eski arkadaşlarımın idam kararlarını hücremde korkumdan verirdim.

 

Ben irademi kayıtsız koşulsuz halkın düşmanı Türk Devletine teslim ettim ama düşman karşıtı halk kuyruğa girmiş, iradesini bana imzayla teslim ediyordu.

Tutsak düşen bütün önemli arkadaşlarım “ser verdiler sır vermediler“ ama ben “sır“ vermenin ser vermekten daha akıllıca bir iş olduğuna kani oldum!

Yirmibeş yıldan beri ben bazılarını kurtaracağımı söylüyordum ama şimdi bazıları beni kurtarmak için yirmi beş yıl uğraşacaklar. Kurtulursam, sıfıra sıfır elde sıfır, hiç birimiz kurtulmamış olacağız.!

Ulaşabildiğim bütün erkekleri sözlerimle hadim ettim ama istediğim kadınları ellerimle kirlettim.

Başkalarına hep ahlakı ve erdemi vaaz ettim ama kendime bir şey söylemedim!.

Savaşı hiç görmedim, yanına da yanaşmadım ama hep en büyük komutandım!

Müritlerime aç kalmayı, direnmeyi öğütledim ama hayatım boyunca birgün olsun ne aç kaldım ne de direndim!

Komünistin yanında Komünist, Müslümanın yanında Müslüman, Alevinin yanında Alevi, Hıristiyanın yanında Hıristiyan, yeşilcinin yanında yeşilci oldum ama hiç bir zaman kendim olmadım!

 

İçimden benden “çok uzak“ olarak bilinenleri çok sevdim ama bana “en yakın“ olanları hep öldürdüm!

Yandaşlarımla birlikte hep başkalarından demokrasi isteyerek yaşadım ama benden demokrasi isteyen hiç kimseyi yaşatmadım!

 

Binlerce “arkadaşımı“ ben ölüme gönderdim ama ölüm kapımı çaldığı gün, ben, ben değildim!

Arkadaşlarımın büyük bir çoğunluğunu “partiyi“ tasfiye ediyorlar diye öldürdüm ama kendim partiyi tasfiye ettim.

Koyduğum kuralları çiğneyenleri acımasızca cezalandırdım ama kendim hiç bir kurala uymadım!

 

“Bağımsız Kürdistan“ şiarıyla milyonları topladım ama onları Kürdistan’ın kurulmaması için kullandım!

Ömrüm boyunca hep kendimi anlattım ama sonuçta kimsenin beni anlamadığını anladım!

 

Görüntüde kahramanların başıydım ama gerçekte ise kahramanları arkadan hançerleyendim!

 

Düşmanının eline düşüp konuşanları hain olarak damgaladım ama öyle bir duruma düştüm ki benden önceki bütün ihanetleri toplasan benimkinin milyonda biri kadar bile olmadığını kavradım!

 

Öyle bir hale getirildim ki bensiz hiç bir gelişmeye müsaade etmedim ama benimle de hiç bir şeyin olmayacağını hep bildim.

 

BİLİN Kİ BEN NE İDİM?”

Selim Çürükkaya

1954 te Bingöl' de doğdu. Öğretmen okulundan mezun oldu. Siyasi nedenlerle on bir yıl hapis yattı. Gazeteci ve yazar. Yayınlanmış 10 Kitabı var. Siyasi mülteci olarak Almanya'da yaşıyor.

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Başa dön tuşu