Köklü hezeyanlar 4
Selim Çürükkaya / “Dağlıca da Kürt avlamak maksadıyla konumlanan 12 Türk askeri Kürt Gerillalar tarafından avlanınca, Ertuğrul Özkök beyefendinin tepesi atmıştı. Eğer avcı silahlı Türk askerleri silahlı 12 Kürdü avlamış olsaydı hiç kuşkusuz Ertuğrul sevincinden göklere uçmaya çalışacaktı.
Nedir peki bu Ruhiyetihaliye?”
Silahlı Kürt terörist de, Kürt öldürmek için tepeden tırnağa kadar silahlanıp dağa çıkmış Türk askeri, vatan koruyan kahraman mı?
Ve kimin vatanını kime karşı koruyor muş?
Ertuğrul gel, doğru oturup, doğru konuşalım?
Sana göre bu Kürtler neden silahlanıp dağa çıktılar?
Canları mı sıkıldı?
Rahat mı battı?
Macera olsun diye mi çıktılar?
Birileri onları kandırdıda mı gittiller?
Yoksa o çokça söylenen:
„Türkiye’nin büyüklüğünü istemeyenlerin maşası” mıdırlar dağa çıkanlar?
Veya onlara baskı ve zulüm mü yaptınız?
Köyün ortasında erkeklik organlarına ip bağlayıp arkanızdan mı çektiniz?
Bazı köylere toplu halde bok mu yedirdiniz?
Kendi ülkelerinde, onları esir mi ettiniz?
Yoksul mu bıraktınız onları?
Bir nana muhtaç hale mi getirdiniz?
Varlıklarını mı inkar ettiniz?
Aşağladınız mı onları yoksa?
Mezarlıklarının üzerinde karakol mu kurdunuz?
Sence dağa çıkaran nedenler hangisi Ertuğrul?
„Türkiyenin büyüklüğünü istemeyenlerin maşası” demeyesin sakın!
Eğer onu diyeceksen, bana şunların cevabını da ver!
Bu maşalar neden Ege bölgesinde, Akdenizde Karadenizde ve iç anadoluda çıkmıyor?
Yunanalılar veya Ruslar her kimse, Amerikalılar, neden onları sılahlandırıp dağa çıkarmıyor?
Bunun cevabını veremeyeceksin biliyorum.
Bende diğer cevabını geçersiz ve kasıtlı sayıyorum.
Macera olsun diye 30 yıl dağda savaşılmaz ve binlerce ölü verilmez Ertuğrul!
Kandırılıyorlarsa neden Türkiyenin başka bölgelerinde yaşayan kişiler kandırılmıyor?
Sana göre bu kandırılmaların nedenleri ne Ertuğrul?
Ya gerçekten diğer sıraladığım nedenlerden dolayı dağa çıkmışlarsa
O zaman bunlar yine terörist mi?
„Evet” diyen sesin ulaşıyor kulaklarıma
„Silah kullanıyorlar” diyeceksin
Acaba silah kullanma dışında bir tercih bıraktınız mı onlara?
Veya silahlarınızın zoruyla onları silahlanmak mecburiyetinde bırakmadınız mı?
Sen bu konular üzerinde hiç düşünmezsin!
Saydığım bütün nedenleri gizlemek için kendine güncel bir neden bulursun
Ve hemen şöyle yazarsın:
„Yani artık bizim muhatabımız Barzani’dir.
Ona son, ama son defa şu mesajı, anlayacağı en direkt dille söylemeliyiz.
‘Önünde iki yol var. Ya komşumuz olacaksın, ya hedefimiz.’
Evet, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin ve Silahlı Kuvvetleri’nin, Iraklı Kürtlere son sözü bu olmalıdır:
‘Ya muhatabım, sınır komşum kalacaksın, ya da düşmanım olacaksın.’
Karar onların.”
Ertuğrul Özkök bey, Güney Kürtleri zaten komşularınızdır.
Ama sen kabul etmiyorsun
Irak anayasasının ve Dünyanın tanıdığı Kürt federe devletini sen tanımıyorsun
Bu federe devletin başkanı sayın Mesut Barzani’ ye aşiret reisisin diyorsun
Onu muhatap olarak değil, düşman olarak görüyorsun
Irak’ın Arap başbakanını muhatap alıyorsun
Ama Cumhurbaşkanı Kürt olduğu için yok sayıyorsun
Bundan dolayı „ya komşumuzsun ya düşmanımızsın” söyleminde samimi değilsin.
Ya uşağımızsın, yada düşmanımızsın demek istiyorsun
Uşağımız olmazsan silahlarımızı sana çevirirz diyorsun?
Peki bu terörizm değil mi?
Meşru bir yönetimi tehdit, özgür bir ülkeyi işgal etmek istiyorsun
Söylediklerini kulaklarınla neden duymak istemiyorsun?
Güney Kürtleri dayattıklarınızı kabul etmezlerse;
Senin gerekçelerin hazır, onları Amerika uşağı olarak suçlayacaksın:
„Eğer Amerika Birleşik Devletleri’ne güvenip, düşmanımız olma yolunu seçerlerse kendileri bilir.
Bundan böyle, namlularımız, Barzani’ye çevrilmiştir.
Hedefimiz, Barzani’nin, askeri ve ekonomik hedefleridir.”
Istediklerinize hemen namlularınızı çevirirsiniz
Bunu doğal hakkınız olarak görürsünüz
Ama başkaları size namlu çevirince „terörizm!” diye bağırırsınız.
Bu nasıl bir mantıktır Ertuğrul?
Mütecaviz, işgalci ve zalimsin, önce sen indir namlunu!
Terbiyeli ve İnsan ol, sorunların konuşarak çözüleceğine inan!
Sana çevrili namluların indiğini görürsün.
Terörü sen yarattın!
Kini sen ektin tertemiz tarlalarımıza
Zalim sensin, bunu bil!
Bak zalimliğini nası dile getiriyorsun Ertuğrul:
„Amacımız, oradaki ‘Kürt rüyasını’, ‘Türk kábusuna’ çevirmektir.”
Hani Türkler ile Kürtler kardeşti Ertuğrul?
Eğer kardeş isek;
Biz Kürtlerin güzel rüyası neden siz Türklerin kabusu oluyor?
İnsan kendi kardeşinin güzel rüyasına sevinir hani!
Nihayet gerçeği itiraf ettin
Dilinin altındaki baklayı çıkardın teşekürler Ertuğrul
Demekki bizim güzel rüyamız sizin kabusunuz
Ve sizin kabusunuz bizim rüyamızdır….
Ne kadar müthiş izah etmişsin!
Devam edecek