Ölüm Listesinin Anımsattıkları
Bu haber ile ilgili bu güne kadar kamuoyunun bilmediği bazı bilgileri anılarımla birlikte aktarmak istiyorum: 1992 Yılında Kürdistan Ulusal Meclisini Kurmak istiyorduk. Bunun çalışmalarını bir yıl kadar yürüttük. Avrupa ülkelerinde yaşayan Kürtler arasında yapılan seçim ile bu Meclisin 15 vekili seçildi.
Selim Çürükkaya / Geçenlerde Türk basınında[1] bir haber yayınlandı. Çiller Hükümeti döneminde, 1993 te, Mehmet Ağar içişleri bakanı iken, Özel Harekât Daire Başkanı İbrahim Şahin, kendisinin elinde bir ölüm listesinin olduğunu, bu listenin Kürt işadamları listesi değil, Kürdistan Ulusal Meclisini kuranların listesi olduğunu söylüyordu. Bu ölüm listesinde yer alan üç kişinin adını sayıyor, biri benim ismim, biri Avukat Fayik Candan’ın ismi, biri de Osman Öcalan’ın ismiydi. Fayik Candan bu liste gereği öldürüldü. Ben Bekaa da kıl payı ölümden kurtuldum. Osman Öcalan, Şahin’in uydurduğu bir yalandı. Çünkü Osman Öcalan Kürdistan Ulusal Meclisi üyesi değildi.
Bu haber ile ilgili bu güne kadar kamuoyunun bilmediği bazı bilgileri anılarımla birlikte aktarmak istiyorum: 1992 Yılında Kürdistan Ulusal Meclisini Kurmak istiyorduk. Bunun çalışmalarını bir yıl kadar yürüttük. Avrupa ülkelerinde yaşayan Kürtler arasında yapılan seçim ile bu Meclisin 15 vekili seçildi. O tarihlerde Türk Meclisinde Kürt milletvekilleri vardı. Onlarda bizim oluşturmak istediğimiz Meclise geleceklerdi. HEP il başkanları, bazı Belediye Başkanları, kanaat önderleri, diğer Kürt örgütlerinin temsilcileri, Kürdistan’ın diğer parçalarından şahsiyetlerle yaklaşık 400 kişiden müteşekkil bir Kürt parlementosu kurmayı düşünüyorduk.
Avrupa daki seçimler tamamlanınca, ben ve bazı arkadaşlarım, Meclisi uluslararası kamuoyunda meşrulaştırmak için Brüksel’ de Ulusal Meclisin dış ilişkiler bürosunu kurduk, bu büroda Avrupa dillerini bilen gençleri görevlendirdik. Avrupa, Amerika ve Rusya Büyük elçilerinden görüşme talep ederek, Ulusal Meclis ile ilgili görüşme taleplerimizi ilettik. Kendi aramızda görev bölümü yaparak elçilerle heyetler halinde görüştük. Kürdistan Ulusal Meclisinin kurulacağını ve bundan sonra kararları bu Meclisin alacağını izah ettik. Bu ara Avrupa Parlementosu Başkanı PKK ve Türkiye Cumhuriyetine ateş kes çağrısını yazılı olarak yaptı. Bu çağrıya biz Meclis olarak olumlu yanıt verdik. Ardından Avrupa Parlementosu Başkanı bizim Meclisin bir heyetiyle görüştü, bunun hemen ardından Belçika Dışişleri Bakanı bMeclisten bir heyeti resmen kabul etti. Hollanda parlementosundan bir komisyon Ulusal Meclis adına bizimle görüştü.
Avrupa da bunlar olurken ve Kürdistan Ulusal Meclisinin faaliyetleri Avrupa basınının manşetlerine çıkarken, Türk basını suskundu. Turgut Özal Sayın Celal Talabani’yi acilen Ankara‘ ya çağırdı. Şam‘da Öcalan paniklendi. Biz Ulusal Meclis üyelerini “çok önemli gelişmeler var” gerekçesiyle yanına çağırdı. Gittik, Mam Celal Özal’ dan sonra, Hafız Esat ile görüşmüştü. Benim de bulunduğum bir evin odasında bir saat kadar Öcalan ile gizli konuşunca, ayrılıp gitmişti. Biz Mam Celal‘lı asansöre bindirip yollayınca, bize dönen Öcalan, şahadet parmağını dudaklarına götürüp susu işareti yaptı. „ Sakın bu ulusal meclisten kimse söz etmesin, Suriye buna karşıdır, başımıza iş açarsınız“ dedi.
Ben Ulusal Meclisin işinin orada bittiğini hemen anlamıştım. Demekki ölüm listelerimiz Türk devleti tarafından o zaman hazırlanmıştı. Bir numara bendim. Zaten bir kaç gün sonra, Bekaa da tutuklandım. Hapishaneden kaçarak, ölümden kurtuldum. Meclisimiz Öcalanın talimatıyla dağıtıldı. Üyeleri ölüme tutuklanmaya gönderildi. Kimi öldürüldü, kimi tutuklandı, diğerleri Avrupa ya kaçmak zorunda kaldı. Bu Meclis için Güney Kürdistan’a gelen çok sayıda arkadaşım öldürüldü, hepsini rahmetle anıyorum. Türk devleti, karşısında siyasi bir Kürt hareketi değil, terörle damgalanmış bir bir hareket istiyordu. Terörü isteyenler işbirliği yapıp bizi tasfiye ettiler. Onun belgeleri şimdi açığa çıkıyor.
[1] http://www.ilkehaber.com/haber/ibrahim-sahin-evet,-kurt-listesi-vardi-19064.htm
1- Foto Kürdistan Ulusal meclisi Üyesi Av: Faiik Candan
2 – Boks şampiyonu İbrahim İncedursun.
İkisi de Türk devleti tarafından infaz edildiler.