Küçük, Öcalan, Perinçek
Selim Çürükkaya/ “Ne dersiniz?
Bütün bunlar tesadüf mü?
Küçük Öcalan Perinçek
Perinçek Küçük Öcalan
İmrali nire, Haymana nire demeyin
Perinçek ile küçük, Öcalan arasında bir mesafe değildir!”
Bu yıl Newruz bayramını Hamburg’ da kutlamıştım.
Şıwan Perver ve başka sanatçıların konser verdiği binanın
Giriş salonunda bir kitap standı kurulmuştu
Bende burada “Sırlar çözülürken” kitabımı imzalıyordum.
Kır saçlı bir adam üç genç ile birlikte geldi.
Kitabımı eline aldı, şöylece bir baktı.
Bakışlarını kitaptan gençlere çevirdi
“Bu kitabı Kürt olan herkes okumalıdır” dedi.
Üç kez bu sözünü tekrarladı
“Peki dayı siz okumuşmusunuz?” diye sordum.
Kır saçlı adam, kendinden emin bir ses tonuyla
“Evet, hemde iki kez” dedi.
Biraz durdu, yüzüme baktı, beni kitap satıcısı sandı
“Peki sen okudun mu?” dedi.
“Birazını okumuşum” deyince, ititraz etti.
“Birazı olmaz, hepsini okuyacaksın!” dedi.
Adama kitabın yazarı olduğumu söyledim
Alaylı gözlerle baktı
Yanımdakiler şahit olunca
Gülümsedi.
“Çok değişmişsiniz 1991 de İstanbul’ da görüşmüştük” deyince
“Nerede?” dediğimde
“Yanımda Rahmetli Sıddık Tan vardı” der demez hatırladım.
Adamın sorduğu ilk soru
“Bunca bilgiye nasıl ulaştınız?”
Cevap vermeye hazırlanırken adam:
“Yoksa sizde Ergenekon üyesimisiniz?”
Adam gülünce, bende güldüm, dedim ki;
Biliyorsunuz ki Doğu Perinçek ile Yalçın Küçük bu örgütün önemli elemanlarıdır.
Doğu Perinçek bir ara silahıyla benim korumalığımı yaptı
Yalçın Küçük ile ise; bir geceliğinede olasa
Aynı döşeğin üzerinde, aynı yorganın altında yatmışım.
Ve adamla koyu bir sohbete daldık…
**********************************************
Öcalan, Küçük Perinçek
Perinçek, Küçük Öcalan
Küçük Öcalan Perinçek
Bu üç soyisim üzerinde durmak gerekir.
Perinçek üniversitede asistan
Öcalan öğrenci
Perinçek şafak grubunun bildirisini kaleme alır
Öcalan bu bildiriyi dağıtır.
Bildiriyi kaleme alanı değil, dağıtanı tutuklarlar
***********************************************************
Öcalan cezaevinden çıkar, bu kez Perinçek girer
1977 Yılında ikisi, düşman kardeşler rolündedirler
Perinçek Öcalan’ ın örgütünü karşı devrimci ve “mit örgütü” ilan eder
Perinçeğin mitçiliğinden kuşkulanan Kürt gençleri, Öcalan’ a sarılır
Perinçek’ e darılır.
1988 de Perinçek ile Öcalan hiç bir şey olmamış gibi kardeş olduklarını ilan eder!
Birbirlerine kırmızı gül verirler
Kolkola girerler
İtifak, birlikte çalışma……
***************************************************************************
Küçük “Toplumsal Kurtuluş” dergisiyle tuzağını kurdu.
15 Ağustos 1992 Bochum festivalinde boy gösterdi.
“Kürdün başı güzeldir” le giriş yaptı
Şam’da Öcalam’ la kucaklaştı.
Orada, yani “Kürt bahçesinde sözleşti“
Küçük örgütün tepe noktasında konumlanırken
Kayınçosu “Cem Duatepe” Türkiye’nin Suriye Büyükelçisi olarak yanlarına yollandı.
Avrupa ile Şam arasında mekik dokuyan Küçük
Med tv de Öcalan’ la daim konuk oldu
29 Ekim1998 Türkiye cumhuriyetinin kuruluş gününde
Küçük son konuşmasını bu Tv de yaparak Ankara’ ya döndü.
Burada “tutuklanarak!” Hayman’ a cezaevine konuldu.
Her ne Hikmet ise Küçük gelmeden bir ay önce önce
Öcalan’ ın asistanı Perinçek’ te “tutuklanıp” bu cezaevine konulmuştu.
Türkiyenin en büyük iki aydın/ karanlık adamı aynı koğuştaydı!
Ve 17 şubat 1999 günü Küçük ün kardeşim dediği
Öcalan da tutuklu olarak Türkiyey dönüyordu.
******************************************************************
Küçük tam olarak İki yıl Hayman’a cezaevinde kaldı
Perinçek 10 ay 10 gün kaldı
Öcalan hala İmralı da
Ne derisiniz?
Bütün bunlar tesadüf mü?
Küçük Öcalan Perinçek
Perinçek küçük Öcalan
İmrali nire, Haymana nire demeyin
Perinçek ile Öcalan arası küçük mesafe bile değildir!