Sırlar Çözülürken
Eğer Selim Cürükkaya sadece kendi hayal gücünü kullanarak bir aşk, dram, komedi veya trajik bir hikaye yazmaya kalksaydι, kimse ona kardeşim yazdιğιn romanιn falan sayfasιnda bahsettigin olay doğru değildir diyemezdi. Veya Sayιn yazar falan sayfada bahsettiğiniz kahramanιn adι Ahmet değil, Mehmet' tir ve benim dayιoğludur gibi itirazlarla karşιlaşmazdι.
Sedat Penaber / Selim Çürükkaya son romanι sιrlar çözülürken de, Türkiyenin son 40 yιllιk tarihini özellikle Kürd sorunu ve çevresinde gelişen, gelistirilen ülke içi ve dιşιndaki aktörlerin bu sürece olan katkιlarιnι yaşanmιş olaylardan ele alarak tarihi bir kurgu çerçevesinde ele almıştιr. Kitabι değerlendirmeden önce, üstüne basa basa ifade etmeliyim ki; Selim Çürükkaya bu kadar sιrrι çözümlerken yapmιş olduğu çalιşma yayιnlandιğιnda, henüz Türkiye’de Ergenekon davalarι görülmemisti. Bu anlamιyla muthiş bir öngörüden bahsedebiliriz.
Bu politik roman yazιlιrken yazarιn uzun bir araştιrma, birebir görüsme, okuma süreci ve hatta bizzat olaylarιn yaşandιğι yerlere gittiğini, gitmemişse bile internetin nimetlerinden iyi yararlandιğιnı tahmin etmek hiçte zor değildir. Kitap yazιlιrken yazarιn çok zorlandιğι belli oluyor.
Bu zorlanmanın sebebi ise; yaşanmιş olaylarι yazarken, okuyucuya verilmesi gereken doğru bilgi, zaman mekan ve detaylardaki hassasiyeti, en ince ayrıntısına kadar aktarmasιnιn kιtabιn inandιrιcιlιğι açιsιndan olmazsa olmaz koşul olmasιdιr.
Selim Çürükkaya en ufak bir hatasιnda romanιnιn bir fiyaskoya uğrayacaιnι çok iyi biliyor ve bu sebebten dolayι özellikle Haki Karer, Olof Palme, Johannes Paul II, Abdi İpekçi,Uğur Mumcu gibi kişilikleri anlatιrken yer, zaman ve detaylar üzerinde çok duruyor ve hatta dahada inandιrιcι olsun diye, bazι bölümlerde kurban ve katillerin son buluşmalarında aralarındaki mesafeleri dahil bir çok ayrıntιya romanιnda yer veriyor. Selim Çürükkaya’yι sιrlar çözülürkende yapmιş olduğu seçimden dolayι kutlamak gerekir.
Gerçeklere dayalι politik bir roman ve tüm bu hengamede okuyucuya verilmesi gereken sürükleyici bir yazιm tarzι.
Eğer Selim Cürükkaya sadece kendi hayal gücünü kullanarak bir aşk, dram, komedi veya trajik bir hikaye yazmaya kalksaydι, kimse ona kardeşim yazdιğιn romanιn falan sayfasιnda bahsettigin olay doğru değildir diyemezdi. Veya Sayιn yazar falan sayfada bahsettiğiniz kahramanιn adι Ahmet değil, Mehmet’ tir ve benim dayιoğludur gibi itirazlarla karşιlaşmazdι.
Hayali bir romanιn belkide en güzel tarafι budur, yazarιn özgür olmasι, istediği eylemi istediği karaktere istediği yerde yaptιrmasιdır.
Fakat Sιrlar çözürken böyle bir roman değil. Yazarιn Papa Johannes Paul II için San Pietro Meydanιnda değilde, Vatikanιn bir kilisesinin bahçesinde vurulmuştur deme gibi bir lüksü yok veya Uğur Mumcu 24 Ocak 1993 tarihinde arabasιnda değilde, 25 Ocakta gazete binasιnda öldürülmüştür diye yazmasι mümkün değildir. Kitabιn 424 sayfa olduğu gibi dikkate alιndιğιnda Selim Çürükkaya’ nιn bu kitap için uzun zamandιr yoğunlastιğι, okuduğu, izlediği, araştιrdιğι görülmektedir.
Her babayiğit yazarιn harcι değil. Yani az çok siyasetle ve Kürt halkιnιn yaşadιklarιyla ilgilenen insanlar son 40 yιlιn acιlarιnι, derin güçlerin cinayetlerini, bundan 11 yιl önceki PKK yi veya 1986 yιlιndan beri kendisine ιsrarla önderlik denilmesini isteyen kitaptaki adιyla serok Alan’ιn 99 sonrasιndaki genelkurmay kontrolünde adιm adιm soylu hayallerimizi, inandιğιmιz doğrularι tar û mar etme istemini ve bu uğurda durmadan sιrf halkιn dikkatini dağιtacak, boş tartιşmalara çekecek, bir konseptin geliştirildiğini, özgürlüğün bağιmsιzlιğιn, devlet sahibi olmanιn ayιp gösterilmeye çalιşιldιğιnι bilir.
İşte böyle bir durumda sen çιkιp bir yazar olarak diyeceksinki; dur bir dakika ; tamam PKK’yi Ergenekonu, olaylarι ve cinayetleri son aşamasιnda bilebilirsiniz, bildiğinizi düşünebilirsiniz, fakat ben size öncesini anlatacağιm, nedenlerini sιralayacağιm, nasιl bir oyunun içinde olduğumuzu belgeleyeceğim ve tüm bunlarι yaparkende yazdιklarιmι bir roman tadιnda okuyacaksιnιz. Sιkιlmayacaksιnιz ve kitaba bir başladιnιz mι uykunuzdan feragat edeceksiniz.
Sιrlar çözülürken de romanιn kahramanlarιndan biri olan gazeteci Delil’in, Rozayla birlikte Kurdistan dağlarιnda doğmuş olan kιzι Lori’yi bulmak için Kurdistana gittiğinde Ferhan la buluşmasι ve Ferhan’ ιn bir gerilla olan Cihan’ ιn sιrt çantasιnιn gizli bir bölümünde bulduğu krokiye ulaşma isteği, sonrasιnda kahramanlarιmιzιn Sιrlarι çözmek adιna, Bağdat, Bulgaristan, Avrupa ve Turkiyeye olan yolculuklarι müthiş surükliyici bir dille anlatιlιyor.
Sιrlar çözülürkende bir çok duyguyu bir arada yaşadιğιmι ifade edebilirim. Roza, Lori ve Delil arasιnda geçen diyaloglarda gözlerim yaşardι. Papa ve Olaf Palme suikastlerinde heyecanlandım, kendimi orada hissettim, Serok Alan’ιn derin çalιşmalarιnι okurken öfkelendim, Imparator Sağca’yι okurken güldüm. Mekan tasvirlerinde, anlatιmlarda ise;işte edebiyat budur dedim .Bağdatta cezaevinde yaşanιlanlarι okurken tiksindim, Delile sιrlarιn ulastιrιlmasιnda ise şaşkιna döndüm, adamlar’ιn kolu uzunmuş dedim.
Kitapta katιlmadιğιm tek nokta, 35 sayfada anlatιlan Cihan’ιn komutanlιğιnι yaptιğι gerilla gurubunun, düşman pususunu farkederek geri çekilme esnasιnda mayιn patlamasι sonucu verilen şehadetlerdir. Katιlmadιğιm konu ise şudur :Gerilla birliklerinde eğer düşmanιn pususu farkedilmiş ve kazasιz belasιz o bölge terkedilmek isteniyorsa ve geri çekilmeye karar verilmişse; yapιlacak tek bir geri çekilme biçimi vardιr. Artçι yani gurubun en arkasιnda olan kişi öncü olur ve gurup geldigi yönden gerillalarιn birbirleri arasιndaki mesafede genişletilerek art arda (yan yana değil) geri çekilir.Oysa bahsettiğim sayfada bir U tarzι geri çekilmeden bahsediliyorki; ben böyle bir tarzι henüz tanιmιyorum. Her ne kadar kitapta ajanlaştιrιlmιş bir öncünün bilinçli bir oyunu gibi gösteriliyorsada; 34 kişilik bir gerilla gurubunun içinde en az iki kisinin “bu ne biçim manevra heval?” diye öne çιkacağι aşikârdιr. Fakat bu sahneninde sevgili Selim’in romanιnι gölgelemediğini hoş bir kurgu oldugunuda belirtmekte yarar var. Sιrlar çözülürken iyi bir sinema filmine aday bir romandιr. Kimbilir belki bir gün oda olur.
Sιrlar çözülürken romanι’nι herkese tavsiye ediyorum, Kitap çok kιsa sürede elime ulaştι. Son aldιğιm sekiz tane birbirinden güzel kitap içinde okumak için ilk olarak seçtiğim değerli dostum, arkadaşιm Selim Çürükkaya’ nιn kitabι onun ne kadar iyi bir yazar olduğunun kanιtι niteliğinde bir belgedir.
Selamlar ve Saygιlarιmla
Sedat Penaber
07/12/2010